Kuruş Sistemi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kuruş Sistemi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Kontör değil kuruş dolandırıcısı

Kendilerini emniyet mensubu olarak tanıtarak kontör dolandırıcılığı yapan Şanlıurfa merkezli şebekenin, GSM şirketlerinin kontörden kuruşa geçmesiyle birlikte müşteri hizmetlerini arayarak bilgi alıp kuruş dolandırıcılığına da başladığı bildirildi.

5 ayrı ilde eş zamanlı olarak yapılan ve yaklaşık 200 kişinin gözaltına alındığı operasyonla geçtiğimiz günlerde kendilerini emniyet mensubu olarak tanıtan Şanlıurfa merkezli kontör şebekesi çökertildi.

Şanlıurfa Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılan ve 6 aydır yürütülen soruşturma kapsamında; İstanbul, Şanlıurfa, Adana, Ankara ve Gaziantep'te yapılan eş zamanlı operasyonlar sonucunda yakalanan kontör dolandırıcılarının nasıl dolandırıcılık yaptıkları tüm detaylarıyla ortaya çıktı.

"KONTÖRDEN KURUŞA GEÇMİŞLER"
Operasyon sonunda şebekenin kontör dolandırıcılığından kuruş dolandırıcılığına geçtiği öğrenildi. Bir süre önce GSM şirketlerinin kontörden kuruşa geçmesiyle birlikte dolandırıcılar da duruma ayak uydurdu. Şebeke kuruş dolandırıcılığı yapmak için ise GSM şirketlerinin müşteri hizmetlerini kullandı.

Şebeke tek tek GSM şirketlerinin müşteri hizmetlerini arayarak kontörden kuruşa geçisin nasıl olduğunu öğrendi. Kuruşa geçişin püf noktalarını tek tek öğrenen şebeke üyeleri bu kez kontör yerine kuruş istemeye başladı. Dolandırıcıların yeni yöntemlerinde tercih ettikleri kişilerin başında ise kamu görevlileri geliyor. Kendilerini devlet görevlisi olarak tanıtan dolandırıcılar, mağdurlardan verdikleri TC kimlik numaralarına para göndermelerini istiyor.

"HEM ERGENEKON HEM PKK KULLANILDI"
Çete üyelerinin, aradıkları cep telefonu sahiplerini, "Ergenekon operasyonunda tutuklanan generalleri aramışsınız. Siz de soruşturuluyorsunuz. Bize kontör gönderin" gibi bahanelerle tehdit ettikleri, sözde bir şirket adına aradıkları kişileri, "20 bin lira ödül kazandınız. Parayı almak için bize kontör gönderin" gibi bahanelerle de kandırdıkları tespit edildi.

Ergenekon'un yanı sıra şebekenin aradıkları kişileri, "PKK ile bağlantınız teknik takibe takıldı. Biz bunu biliyoruz. Ama bize kontör gönderdiğiniz takdirde tanıdığımız savcı var, biz bunu halledebiliriz" deyip 500 kontör istedikleri ortaya çıktı.

Çete üyelerinin, Şanlıurfa'nın Akçakale, Suruç ve Harran ilçelerinde cep telefonu aramaları için 10'ar kişiden 15 çağrı merkezi kurdukları ortaya çıkarıldı. Çete üyeleri arasında, çağrı merkezinde çalışanlar için "işçi", çağrı merkezinin başında bulunanlar için "toptancı", kontörleri paraya çevirenler için ise "bilişimci" tabirlerinin kullanıldığı belirlendi.

Çete üyeleri tarafından imal edilen 128 karta aynı anda bilgisayar üzerinde işlem yapmayı sağlayan "simserver" adını verdikleri bir cihaz da ele geçirildi. Çete üyelerinin bu cihaz sayesinde dolandırdıkları kişilerden topladıkları kontörleri bir havuzda biriktirdikleri tespit edildi. Şahısların daha sonra kontörleri internet üzerinden transfer ederek ya da İstanbul'da anlaştıkları cep telefonu bayilerine daha düşük bir fiyata sattıkları anlaşıldı. Zanlıların, topladıkları kontörleri, bazı internet siteleri üzerinden bayilere toptan olarak sattıkları ifade edildi.

Cep Telefonlarında Kuruş Sistemi

Tüketiciler Birliği Konya Şubesi Başkanı Mustafa Dinç, cep telefonu hatlarında kontörlüden kuruşlu sisteme geçilmesiyle birlikte operatörlerin fiyatlara gizli olarak yüzde 50 üzerinde zam yaptığını iddia ederek bunun haksız kazanç olduğunu belirtti.

Tüketiciler Birliği Konya Şubesi Başkanı Mustafa Dinç, cep telefonu hatlarında kontörlüden kuruşlu sisteme geçilmesiyle birlikte operatörlerin fiyatlara gizli olarak yüzde 50 üzerinde zam yaptığını iddia ederek bunun haksız kazanç olduğunu belirtti.

1 Nisan itibariyle GSM operatörleri, kontörlü sistemden kuruşlu sisteme geçmişti. Tüketiciler Birliği Konya Şube Başkanı Mustafa Dinç, aslında tüketiciler için daha cazip olması gereken bu sistemin devreye girmesiyle operatörlerin fiyatlara gizli zam yapmaya başladığını iddia ederek şöyle konuştu: "Kontörlü sistemden kuruşlu sisteme geçilmesiyle birlikte 3 GSM operatörü de fiyatlara yüzde 50 üzerinde gizli zam yaptı. Daha önce 2 dakikası ya da 5 dakikası 1 kontörden konuşulabilirken şimdi dakikası 1


kontöre konuşuluyor. Yani eski sistemden daha kötü bir sistem getirilmiş oldu. Eskiden 3 dakika konuştuğunuzda 1 kontör giderken şimdi 3 dakikayı 1 saniye bile geçirseniz 6 dakika konuşmuş gibi kuruş düşüyor. Yani daha kısa konuşanlar daha çok ödemek zorunda kalıyor."

GMS operatörlerinin tüketicinin haberi olmadan artış periyotlarını artırdığını anlatan Mustafa Dinç, "Bu da tüketicinin konuşmadığı süre için para ödemesine yol açıyor. 10 dakikası 50 kuruş diyorlar mesela. Siz 10 saniye bile konuşsanız yine 50 kuruş ödüyorsunuz" ifadelerini kullandı.

Tüketiciler Birliği'ne kuruşlu sisteme geçildiği ilk günden itibaren binlerce şikayet geldiğini anlatan Mustafa Dinç, şunları söyledi: "Biz Tüketiciler Birliği olarak konuyu Bilim ve Teknoloji Kurulu'na şikayet dilekçesiyle ilettik. Konuyla ilgili Ulaştırma Bakanımız da, durumun izlemeye alındığına dair bir açıklama yaptı. Bize birde tüketicilerin kullandığı tarifelerin kendilerinin haberi olmadan değiştirilmesiyle ilgili çok şikayet geliyor. Vatandaş, abone olurken istediği tarifeyi bir iki ay

kullandıktan sonra operatörden kendisine 'Tarifeniz değiştirilmiştir' diye bir mesaj geliyor. Eğer abone bu mesajı okumadıysa hâla kendi tarifesi üzerinden konuştuğunu sanıyor ve astronomik faturalarla karşı karşıya kalıyor. Biz bunun tespiti halinde dava açarak faturayı iptal ettirebiliyoruz."

3G'DEN DE OLDUKÇA ŞİKAYET GELİYOR

Hızlı internet ve görüntülü konuşma ortamı sağlayan 3G konusunda tüketicilerden yoğun şikayet geldiğini dile getiren Dinç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Örneğin şu fiyata sınırsız 3G hızında internet diyorlar. Ama her yerde 3G çekmediği için vatandaşlar normal GPRS hızı üzerinden internete bağlanmak zorunda kalıyor ve yüklü faturalarla karşı karşıya kalıyor. Hattı iptal ettirmek istediğinizde de yaptığınız sözleşme gereği yüklü miktarda cayma bedeli isteniyor. Bu yapılan sözleşmelerin aslında hiçbir hükmü

yok. Tüketici, sözleşmeyi okumadan imzaladığı için dava açılması durumunda iptali söz konusu. Ayrıca, size belli bir kota veriliyor ancak tüketici bu kotayı hesaplayamadığı için 'Kotayı aştınız' diyerek yüklü faturalar gönderiliyor. Tüketici, bu konuda mutlaka daha uyanık olmalı ve hakkını mutlaka gerekli mercilere başvurarak aramalıdır.
 

+ GOOGLE